Bakan Avcı, TVNET’in canlı yayın konuğu oldu  
Bakan Avcı, TVNET’in canlı yayın konuğu oldu

Bakan Avcı, TVNET’in canlı yayın konuğu oldu

Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı, TVNET’te yayımlanan Serhat İbrahimoğlu’nun gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Bakan Avcı, TVNET’in canlı yayın konuğu oldu

Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

 

Şubat ayında 10 binin üzerinde öğretmen atanacak

“Her branşta bu son atamalardan sonra ve muhtemel emeklilik öngörülerini de hesaba katarak hangi branşta hangi ilde ne kadar ihtiyacımız var, onu değerlendireceğiz, onların değerlendirilmesine şimdiden başladık zaten. Kanunla olduğu için Bütçe Kanununda kadro konması gerekiyor. Ama bizim geçen yıldan 47 bin tahsis edilen, ama Maliye Bakanlığı’ndan 37 bininin kullanımına izin verilen kadrolar nedeniyle elimizde Şubat’ta kullanabileceğimiz inşallah bir 10 bin kadro var, ama bunun üzerinde olacak, yani onu şimdiden söyleyebilirim, 10 binin üzerinde… Atama bekleyen adaylarımızı da memnun edecek bir ölçekte bir atama yapacağız.”

 

Şubat atamasıyla atanacak öğretmenler hizmet içi eğitimden geçecekler

“Öğrenciyle ilişki nasıl kurulur, öğrencinin sorularına ne zaman nasıl tepki gösterilir, nasıl cevap verilir, bir ders ön hazırlığı nasıl yapılır, sınav nasıl hazırlanır, öğrencinin öğrenip öğrenmedi, hangi konuyu ne kadar öğrendiği nasıl denetlenir gibi bir öğretmen için olmazsa olmaz temel becerileri iş üzerinde tecrübeli öğretmenlerin yayında 4 ay boyunca bu hizmet içi eğitim sürecinde kazanmalarını öngörüyoruz, bunun üzerinde bir çalışmamız var. Dolayısıyla, Şubat atamasıyla atanacak olan öğretmenlerimizi hemen atandıkları ile gönder yerine önce böyle bir ön eğitimden geçirmek, yaz tatilinde de, ondan sonra yaz tatili başlıyor, yaz tatilinde de yine diğer öğretmenlerimizle o yaz tatilinde yaptığımız meslek içi eğitimlere onları da dahil etmek, hatta o yöreleri tanımalarını sağlayacak ön bilgilendirmeleri, hangi yabancı deyimde söylersek oryantasyon çalışmalarını yapmak. Hatta, ana dili Kürtçe olan çocuklarımıza eğitim verecek olan öğretmenlerimize en azından gittikleri okuldaki ana dili Kürtçe olan, Türkçeyi çok bilmeyen veya hiç bilmeyen çocuklarımızla hemen diyalog kurabilecek kadar temel bazı kalıp cümleleri öğrenecekleri bir hizmet içi eğitimden de geçirmek, böylece onları gittikleri yerde daha hazırlıklı olarak, daha donanımlı olarak sınıflara sokmak, amacımız bu, bunun için de bir çalışma yapıyoruz şimdi.”

 

Kıdemli öğretmenlerle derse girecekler

“Bizim geçen sene şubat ayında atama yapmaktan çekinmemizin nedeni şuydu, 45 gün içinde göreve başlama şartı var, üstüne raporlar vs. kullanıldığında bir yarı yıl bitiyor. Biz bu sene şunu yapmayı öngörüyoruz, şubat ayında atama yaptıktan sonra öğretmenlerimizi hemen görev yerlerine göndermeyip, ya bulundukları yerde ya da atandıkları yerde mart ayından itibaren, mart, nisan, mayıs, haziran ayında o ildeki en kıdemli öğretmenlerle birlikte derse sokacağız.

 

Yani genç öğretmenlerimizin kıdemli öğretmenlerin yanında, ‘sınıfta bir ders nasıl işlenir, öğrenci ile ilişki nasıl kurulur, bir dersin ön hazırlığı nasıl yapılır, sınav nasıl hazırlanır, öğrencinin hangi konuyu ne kadar öğrendiği nasıl denetlenir’ gibi deneyimleri bu dört ay boyunca kazanmalarını öngörüyoruz.

 

Dolayısıyla şubat ayında atanacak öğretmenlerimizi böyle bir eğitimden geçirmek, yaz tatilinde de diğer öğretmenlerimize yaptığımız meslek içi eğitimlere onları da dahil etmek ve atandıkları yöreleri tanımalarını sağlayacak oryantasyon çalışmalarını yapmak, hatta o bölgelere atanan öğretmenlere, ana dili Kürtçe olan öğrencilerle hemen diyalog kurabilecek kadar temel bazı bilgileri vermek ve gittikleri yerlerde daha donanımlı olmaları için çalışmalar yapmayı düşünüyoruz.”

 

FATİH, sadece donanım projesi değildir

“FATİH Projesi bazılarının zannettiği veya göstermek istediği gibi sadece bir donanım projesi değildir. Evet, bir donanım projesidir aynı zamanda, yani aynı zamanda bilgisayar dağıtmak projesidir, tablet bilgisayar, etkileşimli tahtalar, sınıflarda kullanılacak yeni eğitim teknolojileri bu donanımlar, ama bunlar işin zarf tarafıdır, yani kaba çerçevesidir...

 

Şimdi biz öğrencilerimize tablet bilgisayar dağıtıyoruz, dağıtmaya da devam edeceğiz, bugüne kadar 1,5 milyonu buluyoruz, ama önümüzdeki 4 yıl içerisinde inşallah yerlilik oranı da giderek artan bir oranda, yani yerli imalatı da önceleyen bir yaklaşımla 10 milyon 600 bin bilgisayar dağıtımı için ihale çalışmalarımız sürüyor, dolayısıyla 4 yıl içerisinde böyle bir perspektifimiz var; ama bu işin zarf tarafı, donanım tarafı.”

 

EBA dünyanın en büyük eğitim portalı

“FATİH Projesi asıl içerik projesi ve EBA, eğitim bilişim ağı ve EBA bu işin özü. Yani öğretmenlerimizin, öğrencilerimizin 24 saat girebilecekleri ve içinde yüz binlerce eğitim materyali barındıran dünyanın en büyük eğitim portalı. 2012 yılında başladığımızdan bugüne kadar buraya YEĞİTEK, yani Yenilik ve Eğitim Teknoloji Genel Müdürlüğümüz tarafından üretilen, ayrıca sadece Millî Eğitim Bakanlığı olarak kendi ürettiğimiz değil, dünyada iyi örneklerden seçilmiş, tercüme edilmiş, ayrıca muhtelif bakanlıklarımız tarafından üretilen, TRT tarafından üretilen, özel firmalar tarafından üretilen, TÜBİTAK tarafından üretilen eğitim materyallerinin toplandığı, tasnif edildiği ve öğrencilerimizin, öğretmenlerimizin hizmetine sunulduğu dünyanın en geniş eğitim portali.


Şimdi bu portalda ilkokul, ortaokul ve lise, ama özellikle ortaokul ve lise öğrencilerinin ihtiyaç duyabileceği bütün eğitim malzemeleri alternatifli olarak bu portalda var, sadece öğrencilerimiz değil öğretmenlerimiz de. Yani öğretmenimiz hangi branştan olursa olsun, ister din kültürü öğretmeni olsun, ister fizik öğretmeni, ister kimya öğretmeni, ister edebiyat öğretmeni, hangi dersin öğretmeni olursa olsun bir dersi hazırlarken buraya girdiği zaman o konuyu anlatan video örnekleri var, örnek dersler var, o konuyla hazırlanmış testler var, o konuda hazırlanmış ödev örnekleri var binlerce, yüz binlerce ödev, yazılı malzeme, görsel malzeme, test örnekleri…”

 

“Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir dershane yok”

“Ankara’daki YEĞİTEK merkezindeki teknik imkanlara sahip stüdyolar kuruyoruz 13 merkezde. Dolayısıyla, öğretmenlerimiz buralarda gidip profesyonel araçları da kullanarak, çok daha nitelikli, çok daha kaliteli görüntülerle bu kabiliyetlerini sergileyecekleri ürünler üretebilecek durumdalar. Onlara bunun eğitimini de veriyoruz.

 

Şimdi geçtiğimiz 2 ay içerisinde Mersin’de bunun ilk eğitimin verdik, binin üzerinde öğretmenize görsel eğitim malzemesi nasıl hazırlanır, video çekimleri nasıl yapılır, bir ders anlatılır, grafik düzenlemesi nasıl yapılır, bunların eğitimini verdik, bunu sürdüreceğiz. Dediğim gibi 13 bölgede 13 ayrı stüdyo kuruyoruz ve bu stüdyolarda her branştan öğretmenimiz kendi dersini anlatmak için aklına gelen bütün orijinal anlatım yöntemlerini buralarda ürüne dönüştürebilecek.

 

Dolayısıyla, dünyanın hiçbir yerinde böyle bir dershane de yok, yani günün herhangi bir saatinde öğrencinin girip şu dersi anlamadım, bunu bir daha anlatır mısın diyeceğim hoca bulamazsınız 24 saat, ama burada var.”

 

“Geçen yıl 2,5 milyon öğrenci bu takviye kurslarına katıldı”

“Ücretsiz destekleme ve yetiştirme kursları ile  Okullarımızda zaten geçen yıl başladık. Hafta sonlarında ücretsiz bütün öğrencilerimiz, isteyen bütün öğrencilerimize bütün derslerde sadece matematik, fizik, kimyada değil, beden eğitiminde de aynı bütün derslerde takviye kursu veriyoruz. Geçen yıl 2,5 milyon öğrenci bu takviye kurslarına katıldı, bu yıl 3,5 milyon şu ana kadar ki rakam 3,5 Cuma’ya kadar bunlar herhalde 4’ü bulur uzattık.”

 

“Bizim dağıttığımız tablet bilgisayarlarla öğrenci sakıncalı sitelerin hiç birine giremez”

“İster evde, ister sınıfta, okulda, internet yayını olan her hangi bir yerde Bizim dağıttığımız tablet bilgisayarlarla öğrenci sakıncalı sitelerin hiç birine giremez, çünkü bizim dağıttığımız tablet bilgisayarlar sadece eğitim alanına ilişkin sitelere göre programlanmıştır, onun dışında bizim girilmesinde sakınca gördüğümüz yerlere ilişkin tüm filtreleme tedbirleri alınmıştır, öğrenciler oralara giremezler.”

 

“EBA’da 21 binin üzerinde test var”

“Okullar açıldı yeni, şimdi bazı okullarda öğrencilere tekrar şimdi yardımcı kitap için para toplamalar falan bunları duyduğumuz zaman hemen müdahale ediyoruz. Velilerimize de, öğretmenlerimize de, idarecilerimize de buradan bir kere daha söylüyorum, katiyen öğrencilerimizin para vererek yeni böyle yardımcı ders kitabı adı altında müşkül duruma düşürecek şeyler yapmasınlar. Her neye ihtiyaçları varsa yardımcı ders materyali anlamında hangi dersten ne tür yardımcı teste, anlatıma ihtiyaçları varsa hepsi EBA’da var. Bütün öğretmenlerimizin EBA şifresi var, bütün öğrencilerimizin EBA şifresi var girsinler EBA’ya hangi konuda yardımcı ders materyali arıyorlarsa onlarcasını, yüzlercesini, binlercesini görecekler, onun için hiç kimse öyle bir mazeretin arkasına saklanamaz. Efendim, tamam okullarda sene başında sıralarımızın üzerine ders kitaplarımız konuyor, ama ders kitapları yetersiz orada testler yok, onun için biz yardımcı ders kitabı istiyoruz yok böyle bir şey. Ders kitaplarımız yeterli, test arıyorsanız çözüm testi arıyorsanız, yaprak testleri arıyorsanız EBA’ya koyuyoruz, EBA’da 21 binin üzerinde test var, 50 bin daha yüklüyoruz daha da geliştirilecek. Öğretmenlerimiz de ayrıca kendileri sınıfta sordukları, başarılı buldukları soruları, uygun buldukları soruları her gün oraya yüklüyorlar. Ben 21 bin diyorum şimdi belki 22 bin olmuştur, çünkü öğretmenlerimiz de buraya katkıda bulunuyor. ”

 

“Anayasa Mahkemesi kararının gereğini de fazlasıyla yerine getirmiş durumdayız”

“Şimdi Anayasa Mahkemesi kararı pek çokları tarafından yanlış yorumlanıyor. Anayasa Mahkemesi kararının özünde şu var: Diyor ki, tamam siz okul dışı eğitim imkanlarını biraz daha geliştirin, bizim Anayasa Mahkemesi kararından anladığımız bu bunu söylüyor zaten. Dolayısıyla, biz ne yapıyoruz? Okul dışı dediği, yani okulda aldığı yetmiyorsa çocuğun veya çocuk okulda aldıklarını veya velisi okulda aldığı eğitimin takviyeye ihtiyacı olduğunu düşünüyorsa ona takviye kurs veriyoruz. Ayrıca o da yetmiyorsa, binlerce eğitim materyalinin, testin yüklendiği EBA Eğitim Bilişim Ağı her öğrencinin 24 saat hizmetinde. Dolayısıyla biz Anayasa Mahkemesi kararının gereğini de fazlasıyla yerine getirmiş durumdayız, daha da getirmeye devam edeceğiz. Bu da değil sadece, bakın dershaneye olan o ihtiyaç algısını giderecek başka bir şey daha yapıyoruz. Şimdi geçmişte sırf bu dershanelere de meşruiyet kazandırmak için özellikle bazı sınavlar dershanelerde okutulan ve ancak o test çözme tekniklerine alışmış olan öğrencilerin çözebileceği nitelikte sorular soruluyordu. Gerek SBS’de, gerek üniversiteye giriş sınavlarında. Şimdi biz bir defa TEOG’la şunu yaptık: Sadece belli test tekniklerini öğrenen öğrencilerin çözebileceği sorular olmayacak. Nasıl olacak? Çocuğun, öğrencinin sınıfta öğretmeninden dinlediği dersten sorular çıkacak. O derste hangi kazanımlar hedeflenmişse o kazanımları esas alan sorular sorulacak nitekim böyle soruyoruz.”

 

“EBA’dan yararlanan çocuğun başarılı olmaması için neden yok”

“Üniversitede de aynı şekilde üniversiteye girişte de aynı şekilde. Üniversiteye giriş sınavlarında da, lisede çocuklarımız hangi dersleri okudularsa, sınıfta ne öğretildiyse onun kazanımlarına esas alan sorular sorulacak. Bunun için de daha önce akademisyenler tarafından sadece akademisyenlerin hazırladığı sorulara şimdi biz 100’ün üzerinde öğretmenimizle katkıda bulunuyoruz. ÖSYM’nin soru havuzuna bizim bu işi sınıfta yapan, öğrencinin hangi konuyu nasıl öğrendiğini, hangi konuyu nasıl sorarsak nasıl cevap vereceğini iyi bilen, araziden gelen lisedeki öğretmenlerimizle ÖSYM’yle yaptığımız anlaşma gereğince üniversite giriş sorularının hazırlayan heyetlerde görev alıyorlar ve dolayısıyla eğer bir öğrenci ister ortaokulda olsun, ister lisede olsun ortaokuldan liseye geçerken, yani 8. sınıftaki öğrenciler için söylüyorum, isterse üniversite sınavına hazırlanın 12. sınıftaki öğrenci, eğer okula devam ediyorsa, dersini dinliyorsa hadi yetersiz gördüğü konularda da takviye kursu alıyorsa, hadi ondan da yetersiz gördüğü hala kendini yetersiz gördüğü konularda da EBA’ya girip oradaki testleri kendisi deniyorsa, yardımcı eğitim materyallerinden yararlanıyorsa bu çocuğun başarılı olmaması için hiçbir neden yok.”

 

İl içi özür grubu ataması

“Özellikle son üç yıldır eş durumu atamalarına çok öncelik verdik. Kimsenin eşinden, çocuğundan uzakta morali bozuk bir şekilde görev yapmasını istemiyoruz. Öğretmenlerimizin neredeyse hepsini aynı yerde buluşturduk. Tabii ki aynı yerde buluştursak bile bir araya gelmeyebiliyorlar. Örneğin Konya gibi illerde arada 150 kilometrelik mesafe olan ilçeler var. Bu noktada o bölgeyi iyi bilen, il ve ilçe millî eğitim müdürlüklerimizi, ailelerimizi olabildiğince bir araya getirmeleri konusunda görevlendirdik, tüm tedbirleri almalarını istedik.”

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.